Yapay Zekâ Sistemlerinin Ceza Hukuku Bağlamında Sorumluluğu: Güncel Bir İnceleme

  • Yayınlandı:
  • 4 dakika okuma

Giriş

Son yıllarda yapay zekâ teknolojilerinin hızlı gelişimi, hukukun çeşitli alanlarında olduğu gibi ceza hukuku sahasında da önemli tartışmaları beraberinde getirmiştir. Özellikle özerk karar alma yeteneğine sahip sistemlerin, insan müdahalesi olmaksızın fiillerde bulunabilmesi, klasik ceza hukuku sorumluluğunun temel dayanakları olan kusur, irade ve kast kavramlarının yeniden değerlendirilmesini zorunlu kılmıştır. Bu çalışmada, yapay zekâ sistemlerinin ceza hukuku bakımından sorumluluğu sorunu incelenecek, mevcut doktrinsel yaklaşımlar tartışılacak ve olası çözüm önerileri değerlendirilecektir.

Yapay Zekâ Sistemlerinin Hukuki Niteliği

Yapay zekâ sistemlerinin ceza hukuku bakımından sorumluluğunun tartışılabilmesi için öncelikle bu sistemlerin hukuki niteliğinin tespiti gereklidir. Mevcut Türk Hukuku’nda ve karşılaştırmalı hukukta, yapay zekâ sistemlerine bağımsız bir hukuk süjesi statüsü tanınmış değildir. Bu doğrultuda yapay zekâ, halen bir “eşya” veya “yardımcı araç” olarak değerlendirilmekte; fiilleri de doğrudan sistemin geliştiricisine, kullanıcısına veya sahibine atfedilmektedir.

Ancak, özellikle “güçlü yapay zekâ” (Artificial General Intelligence – AGI) sistemlerinin gelişimiyle birlikte, sistemlerin öngörülemez ve özerk hareketleri arttıkça, mevcut sorumluluk rejimlerinin yetersiz kaldığı yönünde görüşler güçlenmektedir.

Ceza Hukuku Perspektifinden Sorumluluk

  1. Kusur ve İrade Şartı

Türk Ceza Kanunu’nun (TCK) temel prensiplerinden biri, suçun oluşabilmesi için failin kusurlu olmasını, yani iradeye dayalı bir fiilde bulunmasını şart koşmasıdır (TCK m. 21-23). Yapay zekâ sistemleri ise hukuki anlamda bir irade ve şuurdan yoksundur. Bu durum, doğrudan yapay zekânın ceza sorumluluğunun kabul edilmesini engellemektedir.

  1. Aracın Sorumluluğu Kapsamında Değerlendirme

Yapay zekâ sisteminin bir araç olarak kullanılması halinde, klasik araç sorumluluğu hükümleri uygulanabilecektir. Tıpkı bir silahın veya motorlu taşıtın kullanılması gibi, yapay zekanın bir fiilin icrasında araç olarak kullanılması, kusurlu insan failin sorumluluğunu doğurur.

Bu bağlamda, yapay zekâ tarafından işlenen zararlı eylemler, programlayan, kullanan veya denetim yükümlülüğü altında olan kişilerin kusuru çerçevesinde değerlendirilecektir.

  1. Dolaylı Failiyet ve İhmal Suretiyle Sorumluluk

Özellikle otomasyon seviyesinin yüksek olduğu sistemlerde, doğrudan fail bulunmadığı durumlarda, “ihmal suretiyle işlenen suçlar” kapsamında sorumluluk doğabilir. TCK m. 88 ve devamı hükümleri çerçevesinde, gerekli dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranan kişilerin ihmali hareketleri suçun oluşumuna sebebiyet verebilir.

Örneğin, bir otonom aracın yanlış yazılım güncellemesi nedeniyle ölüme sebebiyet vermesi hâlinde, yazılım mühendisi veya sistem sahibi, gerekli dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranışları sebebiyle “taksirle öldürme” (TCK m. 85) suçundan sorumlu tutulabilecektir.

Uluslararası Yaklaşımlar

Avrupa Komisyonu 2020 yılında yayımladığı “Yapay Zekâ İçin Etik Rehber” çerçevesinde, yapay zekâ sistemlerinin hukuk düzeninde doğrudan sorumluluğuna ilişkin tartışmaları gündeme getirmiştir. Ayrıca, Avrupa Parlamentosu 2021 yılında yayımladığı raporda “elektronik kişilik” (electronic personality) kavramını tartışmaya açmış; ancak bu yönde henüz bağlayıcı bir düzenleme yapılmamıştır.

ABD hukukunda ise, yapay zekanın sebep olduğu zararlar bakımından daha çok “ürün sorumluluğu” hukuku mekanizmaları kullanılmakta, ceza hukuku çerçevesinde doğrudan bir yapay zekâ sorumluluğu tartışması bulunmamaktadır.

Değerlendirme ve Sonuç

Yapay zekâ sistemlerinin ceza hukuku bakımından doğrudan fail olarak kabul edilmesi, günümüz hukuki altyapısı ve temel prensipleri ile bağdaşmamaktadır. Bununla birlikte, sistemlerin öngörülemez davranışlarının artması, dolaylı sorumluluk mekanizmalarının güçlendirilmesini ve yeni hukuki çözümler geliştirilmesini zorunlu kılmaktadır.

Bu bağlamda, aşağıdaki öneriler geliştirilebilir:

  • Yasal Düzenleme: Yapay zekanın kullanımına ilişkin olarak özen yükümlülüklerini ve ihlal durumlarında doğacak cezai sonuçları belirleyen açık kanuni düzenlemeler yapılmalıdır.
  • Denetim Mekanizmaları: Yapay zeka sistemlerinin tasarım, geliştirme ve kullanım aşamalarında bağımsız denetim kurumlarının yetkilendirilmesi sağlanmalıdır.
  • Sigorta Sistemi: Olası zararların tazmini için Zorunlu Yapay Zekâ Sigortası gibi mekanizmalar oluşturulmalıdır.

Netice itibarıyla, ceza hukukunun insan iradesine dayalı klasik yapısı ile yapay zekânın özerk işleyişi arasındaki uyumsuzluk, gelecekte daha derin tartışmaları ve reform taleplerini beraberinde getirecektir.